8 MART 2023

Mart Mimoza Demektir,
Hikayesi de çok güzeldir. Türk kadınları da hikayedeki kadınlar gibidir, güçlüdür. Bu nedenle bu baharda sevdiğiniz kadın dostlarınıza mimoza alabilirsiniz.
İtalya 1946 yılında ikinci dünya savaşından yıkık dökük çıkmış; insanlar bir coşku, yaşama dair bir umut aramaktalardı.
Derken İtalyan Kadın Birliği üyesi olan 3 kadın, toplumun yeniden inşasının “kadın dayanışmasına” bağlı olduğunu düşündüler: Teresa Mattei, Rita Montagnana ve Teresa Noce.
Üç güçlü kadın, bu yaklaşımlarını sembolize etmesi için bir çiçek seçmeyi teklif ettiler. Sunulan tüm teklifler arasında üç tanesi öne çıktı: Karanfil, anemon ve enfes kokusuyla mimoza çiçeği. Aşağıdaki özellikleri sayesinde kazanan mimoza çiçeği oldu:
Sapsarı renkleri ile neşe saçtığı için (savaşla yıpranan moraller, mimoza çiçeği ile düzelsin diye)
Martta çiçek açtığı için (Dünya Kadınlar Gününü sembolize etsin diye)
Büyük bir ağaç haline gelene kadar çok fazla emek ve bakım gerektirmediği için (İtalya da mimoza çiçeği gibi hızla kalkınabilsin diye)
En önemlisi de, aynı kadınlar gibi kırılgan görünümlerinin arkasında güçlü bir karakter barındırdığı için (mimoza çiçeği zor coğrafi koşullarda bile çiçek açabilir).
O gün bugündür başta İtalya ve Rusya’da olmak üzere, Dünya Kadınlar Gününde (8 Mart) kadınlara mimoza çiçeği hediye edilmektedir. Bir kadın sadece sevgilisinden veya çocuklarından değil; dayanışmayı sembolize ettiği için kadın dostlarından da mimoza çiçeği hediyesi alır.
Mimoza çiçeğinin özelliklerini ve dünya literatüründeki yerini göz önüne aldığımızda, mimoza çiçeğinin aşağıdaki anlamları taşıdığını söyleyebiliriz:
“Dayanışma
Ölümsüzlük ve Diriliş
Hassasiyet, Çoşku ve Umut”...............


Audrey Hepburn ; Ondan güzellik sırlarını açıklamasını istediklerinde,
bu güzel sözleri yazdı
Sonra cenazesinde okundu..........
" Çekici dudaklara sahip olmak için, nazik sözler söyle.
Sevgi dolu bir görünüm elde etmek için, insanların iyi tarafını ara.
Zayıf görünmek için, yemeğini aç olanlarla paylaş.
Güzel saçlara sahip olmak için günde bir çocuk parmaklarıyla geçsin.
Güzel bir duruş sahibi olmak için, asla yalnız olmadığını bilerek yürü, çünkü seni seven ve seven, sana eşlik eder.
İnsanlar, nesnelerden bile daha fazla, onarılmaya, şımartılmaya, uyandırılması, istenmesi ve kurtarılması gerekir:
Asla kimseden vazgeçme.
Unutma, eğer yardıma ihtiyacın olursa iki kolunun ucunda bulursun.
Yaşlandığında iki elin olduğunu keşfedeceksin, biri kendine yardım etmek için, ikincisi başkalarına yardım etmek için.
Bir kadının güzelliği giydiği kıyafetlerde, yüzünde ya da saçlarını düzeltme şekli değildir. Bir kadının güzelliği gözlerinde görülür, çünkü kalbinde açık kapı, sevginin kaynağıdır.
Bir kadının güzelliği makyajında değil, bir kadının içindeki gerçek güzelliği kendi ruhuna yansır. Sevgi veren şefkat, ifade ettiği tutku.
Bir kadının güzelliği yıllar geçtikçe büyür ".............


8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ne dair ;

Afetzede kadınlarımızın  gereksinimlerinin ,taleplerinin daha fazla görünmesi ,duyulması… İhtiyaçlarının arka plana itilmemesi.. Depremde,afette,felaket vakitlerinde ve enkazın çevresinde kadın olmanın zorluklarının unutulmaması..Yoksul ve kimsesiz kadınların seslerine daha da duyarlı olunması..  
 
Depremin oluşturduğu maddi manevi enkazla başa çıkmak için adeta binbir parçaya bölünmek zorunda kaldığının göz ardı edilmemesi..

Kadınların iş görüşmelerinde bekar ise evlenir, yeni evli ise çocuk yapar, tek çocuğu var ise ikinciyi yapar diye elenmemesi.."evlilik düşünüyor musunuz?", "Evli misiniz?", "Çocuk düşünüyor musunuz?", "Kaç yıllık evlisiniz?" gibi sorulara maruz kalmaması.. Evlilik hem erkekleri hem de kadınları etkiliyorken erkeklerin, kadınlar kadar bu tür mülakat sorularına tabi tutulmadığının unutulmaması..

Kadınlara işe alımlarında belirli bir süre evlenmeyeceklerine ve çocuk yapmayacaklarına dair sözleşme imzalatılmaması..

Çalışan annelerin, çocuk sahibi olduktan sonra işe döndüklerinde iş yerinde ayrımcılığa veya önyargıya maruz kalmaması..

Kadınların doğumdan sonra terfi ve maaş gibi alanlarda kariyerlerinin duraklamaması..

Çalışan annelerin küçük çocuklarıyla yeterince kaliteli zaman geçirememe suçluluğu dikkate alınarak küçük yaşta çocuğu olan kadınlara yönelik evden çalışma politikalarının esnetilmesi..

İşverenlerin kadınlara yönelik politikalarında samimi olması, kadınları özel ve çalışma yaşamları arasına sıkıştırmamanın yollarının aranması..
İş yeri kültürlerinin tüm çalışanları kapsayıcı ve destekleyici olması. Daha fazla kadını işe almanın, cinsiyet ayrımına yol açmaması..bunun yerine kurum kültüründe çeşitlilik ve eşitliğin etkili bir şekilde teşvik edilmesi..

Eşitlikçi bir iş yeri oluşturma konusunda iş dünyası söylemlerinin eyleme dönüştürmede yetersiz kalmaması..

Terfilerde ve ilerleme fırsatlarında eşitlik söz konusu olduğunda, erkekler ve kadınlar arasında açık bir fark olmaması..

Kadınların iş yerlerindeki liderlik temsiliyetinin artırılması.

Kadının sorunlarını sadece  erkeklerin  konuşmaması..

Kadınlar arası dayanışmanın yetersiz kalmaması.. Kadınların kraliçe arılara dönüşerek alt kadrolarındaki kadın çalışanların önünü kesmemesi.. ilerlemesini engellememesi..

Kadınlara iş yerinde maruz kaldıkları mobbing, sözlü ve cinsel taciz gibi sorunları rahatlıkla anlatabilecekleri açık iletişim ve şeffaf çalışma ortamının sağlanması..

Kadın olmayı kutlamak için bir güne ihtiyacımız olmadığının unutulmaması! 

Bu Dünya Kadınlar Günü’nde, kadınların dünyamızı şekillendirmede oynadıkları kritik rolün farkına varılması..

 Birtürlü  hiçbir kalıpla anlayamadığımız,açıklamasını bulamadığımız , kadın cinayetlerinin de son bulması!

 Dileklerimizle…

Unutmayalım ki;
KADIN; Anadır, eştir, üretendir, emektir, berekettir, vefadır, yaşatandır, sevgidir, vatandır...
Sevgi hamuruyla yoğrulmuş bu toprakların yetiştirdiği Ozanlarımız ne güzel ifade ediyor;
"Kadınlar insan, biz insanoğlu."
Ve
"Kadınlar bilirim ülkeme ait
Yürekleri Akdeniz gibi geniş,
Soluğu Afrika gibi sıcak
Göğüsleri Çukurova gibi münbit
Dağ gibi otururlar evlerinde
Limanlar gemileri nasıl beklerse
Öyle beklerler erkeklerini
Yaslandın mı çınar gibidir onlar,
Sardın mı umut gibi..."
Kadına nefret değil sevgi ve saygı ile bakan yüreklere de selam olsun... 

"Ey kahraman TÜRK Kadını,
Sen yerde sürünmeye değil,
Omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.
#MUSTAFAKEMALATATÜRK"
8 Mart Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun....................

İYİ Kİ VARSINIZ....

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

GÜLÜMSE..YOLCULUK ÇOK KISA..

BAKMAK ve GÖRMEK